Millî Gazete’nin ulaştığı bu özel raporlarda Amerika; İran’da İsrail’in çıkarını, Suudi Arabistan’da kendi stratejisini, Suriye’de ise huzur adında işgal planını işlemeye çalışıyor.
Siyonist kuruluş Dış İlişkiler Konseyi (CFR) Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu’nun hazırladığı rapor...
Yıllardır İslam coğrafyasını türlü oyunlarla işgal eden ABD, bu defa Siyonistlerin hazırladığı raporlarla İslam ülkelerine yönelik yeni planlarını devreye sokuyor. Amerika, Siyonist kuruluş Dış İlişkiler Konseyi (CFR) Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu’na hazırlattığı raporda, İran, Suudi Arabistan ve Suriye’yi sert şekilde hedef aldı. ABD, İran’ı inançlar üzerinden İsrail’e karşı tehdit kabul ederken, Suriye’yi ise “çok tehlikeli ve kontrol edilmeli” olarak nitelendirdi. Suudi Arabistan’ı ise reformlara açık, ancak İslam dininin bazı kaidelerinden uzaklaştırılması tavsiye edildi.
İRAN İÇİN “MAKSİMUM BASKI”
“LGBTİ gibi oluşumlara uyguladığı cezalar...”
CFR, hazırladığı raporda İran’a yönelik çok sayıda suçlama olduğu ve bu suçlama sonucunda yaptırım uyarılarında bulunuyor. Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu’nun İran’a ilişkin hazırladığı rapora göre, “İran hükümeti 2019 yılında İsrail’e karşı nefretini artırmaya devam etti. İran’ın bölgede LGBTİ ile kişi ve kurumlara uyguladığı cezalardan dolayı ilgili çalışmaları endişe vericidir” denildi.
CFR, hazırladığı raporda İran’a yönelik çok sayıda suçlama olduğu ve bu suçlama sonucunda yaptırım uyarılarında bulunuyor. Araştırma kapsamında en sert uyarı ve yaptırımın İran’nın alması öneriliyor. Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu’nun İran’a ilişkin hazırladığı rapora göre, “İran hükümeti 2019 yılında İsrail’e karşı nefretini artırmaya devam etti. Ayrıca LGBTİ gibi oluşumlara ülke genelinde aldığı kararlar sonucu zulmetti. İran’ın bölgede LGBTİ ile kişi ve kurumlara uyguladığı cezalardan dolayı ilgili çalışmaları endişe vericidir. İran, şubat ayında Ezra Yagoub’dan üç Tevrat parşömeni çalınmış ve müdahale etmediği için, Yahudilere saygı göstermemiştir. İran’da bulunan dini azınlıklara yönelik baskı ve zulüm arttırılmıştır. Bu nedenle İran’ın özgürlükler karşısında kontrol altına alınması uygun görülmüş ve yaptırımlarla yeniden tasarlanması istenmiş. Bu hususta ABD’nin ‘Maksimum Baskı Stratejisi’ ve ciddi dini özgürlük ihlalleri nedeniyle yaptırımların uygulanması önerilmiştir” diye tavsiyede bulunulmuş.
SURİYE’DE TAM KONTROL İSTENİYOR “TÜRK İSTİLASI GERÇEKLEŞTİ...”
Suriye, en tehlikeli ülke olarak kabul ediliyor. Siyonist komisyon RAPORUNDA, “Bölgede Sünnilerin bulunması diğer mezhep ve inançları tehlike altında bırakmıştır” denildi.
SİYONİST komisyonun raporu şöyle devam etti: “Bu nedenle kuzeyde bulunan Sosyal Demokratik Kuvvetler (SDG) personeli önemli rol oynayarak bölgede huzuru sağlamıştır. Ekim ayında ABD’nin kuzeydoğudan çekilmesiyle uzun süredir tehdit altında olan bir Türk istilası gerçekleşti. Beyaz Saray, Türkiye’ye çekilme ya da durma konusunda uyarıda bulundu.”
Suriye, raporda en tehlikeli ülke olarak kabul ediliyor. Öte yandan ABD’nin bölgede olması da şanslı ülke olarak nitelendirilmiş. Siyonist komisyonun raporuna göre, “Suriye’de din özgürlüğü ciddi düzeyde tehlikeye girmiştir. Bölgede Sünnilerin, bulunması diğer mezhep ve inançları tehlike altında bırakmıştır. Bu nedenle Kuzey’de bulunan Sosyal Demokratik Kuvvetler (SDG) personeli önemli rol oynayarak, bölgede huzur sağlamıştır. Ekim ayında ABD’nin kuzeydoğudan çekilmesiyle, uzun süredir tehdit altında olan bir Türk istilası gerçekleşti. Bu harekât sonucu bazı etnik ve dini cemaatlerin Türkiye’nin kurduğu “güvenli bölge” de yerinden edildi. Bazı dini cemaatler de Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) müttefiklerinden dolayı korkuları attırdı. Bu nedenle Beyaz Saray, Türkiye’ye çekilme ya da durma konusunda uyarıda bulundu. Suriye’de etnik ve azınlıkların birçoğu ibadet yapamaz hale geldi. Amerikan temel politikasına göre, silahlı çatışmaların patlak vermesinden bu yana SDG ve diğerleriyle ortaklaşa girdiği anlaşmayla bölgede huzur sağlamayı başardı” diyen komisyon Suriye’de kontrolün sağlanması yönünde telkinde bulunuyor.
REFORMLAR İÇİN SUUDİ YÖNETİMİNE BASKI YAPIN
Suudi raporunda eşcinseller ön plana çıkarıldı
Uzun süre İslam topraklarında Müslüman kanı akıtan ABD’nin Suudi Arabistan raporunda eşcinseller ön plana çıkarıldı.
Özellikle kadınlara verilen bazı hakları olumlu gören komisyon, din dersine yönelik okutulan kitaplarda eşcinselliğin haram ve lanetli olduğunu belirten bölümlerin nefret uyandırdığını belirtti. Ders kitaplarında LGBTİ üyelerinin Sodom kabilesi gibi gösterilmesi nefret içermektedir” denildi.
Uzun süre İslam topraklarında Müslüman kanıyla akıtan ABD’nin Suudi Arabistan raporunda eşcinselleri ön plana çıkarıldı. Uluslararası Din Özgürlüğü anlamında en riskli ülke olarak gösterilen Suudi Arabistan, okullarda okutulan ders kitapları hedef olarak seçildi. Özellikle kadınlara verilen bazı hakları olumlu gören komisyon din dersine yönelik okutulan kitaplarda eşcinselliğin haram ve lanetli olduğunu belirten bölümlerin nefret uyandırdığı belirtildi. Komisyon raporuna göre, ‘Suudi Arabistan “özel endişe ülkesidir” ülkede ciddi manada dini özgürlüklere yönelik ihlaller bulunuyor. Suudi Arabistan resmi bir İslam Devleti’dir. Temel yönetim kanunu’na göre, anayasası Kur’an ve Sünnet’tir (Peygamber gelenekleri) yargı sistemi büyük ölçüde şeriat tarafından bildirilen bir yorumu ile yürütülmektedir. Suudi Arabistan’daki Hıristiyanlar dinlerini özgürce uygulayamıyorlar. Hıristiyan topluluklar hükümetin gözetimi ve Suudi Arabistan tarafından ibadet hizmetlerine ara sıra baskın düzenleniyor. Ancak Suudi hükümeti, Evanjelik bir grup Hıristiyan’a İncilleriyle birlikte izin verdi. Ders kitaplarında LGBTİ üyelerini, Sodom kabilesi gibi gösterilmesi nefret içermektedir. Nefret içeren ibareler taşımaktadır” ifadelerine yer verilmiş.
Muhabir: Ali Çağlar Tınbek
