https://www.gazeteantalya.com/files/uploads/user/img/yazarlar/thumbs/y10-hamdullah-isik.jpg
Hamdullah IŞIK

Kahvehane’ler Tekrar Kıraathane’lere Dönüştürülmelidir...

06-05-2021 03:00 213 kez okundu.

Bu başlığı okuyanların, “Kahvehane ile Kıraathane ayni şey değil mi?” dediklerini duyar gibiyim. Evet!.. Kahvehane ile Kıraathane ayni şey değildir. Zira Kıraat, okuma demektir. Kıraathane de “Okuma Evi” ya da Okuma Salonu” anlamındadır. Kahvehane ise, adından da anlaşılacağı gibi, genellikle çay ve kahvenin içildiği, iskambil, okey, tavla gibi oyunların oynandığı, zamanın boşa harcandığı mekânlar durumuna getirilmiştir maalesef...
 
Kıraathanelerin Türkiye de ilk olarak 16. yy ortalarında İstanbul Tahtakale’de açıldığı söylenmektedir. Kıraathaneler, okur-yazar ve aydın kişilerin mekanları durumundaydı. Oralara gidilerek boş zamanlarda kitap, gazete, mecmua v.s. okunur, ilmi tartışmalar yapılır, fikir teatisinde bulunulur, hoş ve faydalı sohbetlerle boş zamanlar değerlendirilirdi. Kısaca Kıraathane; bir kültür evi ve ilim, irfan yuvasıydı da denilebilir.
 
Neden mi?.. Kıraathaneler, Aydınların, Yazarların, Şairlerin, Sanatkarların, Bilge İnsanların ve Kendini geliştirmek isteyen şahısların uğrak yerleriydi. Her Kıraathanede mutlaka bir Kütüphane olurdu. Buralarda toplanan insanlar, çeşitli kitap, gazete, dergi, mecmua gibi yayınlar okurlar ve aralarında tartışır, fikir alışverişinde bulunurlar, hem öğrenir hem de öğretirlerdi.
 
Kıraathane kültürü bugünkü kütüphaneden de farklıydı. Zira günümüzde kütüphaneye genelde öğrenciler ya da araştırma merakı olanlar uğrarlar. Orada sessiz sedasız kitapları karıştırırlar, aradıkları bilgiyi bulabilirlerse ne ala, bulamazlarsa çekip giderler. Oysaki kıraathanelerde,
 gruplar şeklinde toplantılar yapılır, araştırmalar yapılır, bilgi alış-verişinde bulunulur, böylece oralara giden kişiler boş ayrılmazlardı. Mutlaka bir parça bilgi satar veya satın alırlardı.
 
Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v) Efendimiz, “İki günü ayni geçen hüsrandadır” , “İlim Çin’de de olsa arayıp bulunuz”, “Beşikten mezara kadar ilim öğreniniz” gibi hadisleri ile ilme verdiği değeri ve ilmin hayatımız boyunca gerekliliğini bizlere de şiddetle tavsiye etmektedir. Hz. Ali de; “Bana bir harf öğretenin, kırk yıl kölesi olurum” vecizesi ile cehaletin korkunç boyunu ifade etmektedir. İşte Kıraathane kültürü bu yönden çok yararlıydı.
 
Oraya gidenler zamanlarını öldürmez bilakis öğrenerek ve öğreterek zamanlarını değerlendirirlerdi. Oysa şimdi o kıraathaneler kahvehanelere dönüşmüştür. Bölgemizde binlerce kahvehane vardır. Bazılarının tabelasında hala kıraathane yazmaktadır. Fakat buralarda kıraat (okuma) ile alakalı çalışmalar bulunmamaktadır. Hatta bazılarında günlük gazete bile bulmak zordur. Bu kahvehanelerin tekrar kıraathanelere dönüştürülmesi için her kahvehanede mutlaka bir kitaplık ve okuma köşesi oluşturulması için gayretler sarf edilmelidir.

Hamdullah IŞIK – malabub@yaani.com

Neler Söylendi?

DİĞER YAZILARI Nereye Doğru Gidiyoruz? Hoş geldin demeye yüzümüz yok Ya Şehr-i Ramazan Bir Günde İki Sınav!.. İçimizdeki ‘Rasmus Paludan’lar… Ömür Sermayemizden Bir Yılı Daha Tükettik… Toplumsal Felaket Olarak; “KAN DAVALARI” Ömür boyu ilim öğrenmeye gayret etmeliyiz... Ey Sevgililer Sevgilisi Hoş Geldin!.. Sabır, Acı Olsa Da; Meyvesi Tatlı Olur... Ehliyet Almakla Şoför Olunmuyor Su da yanar!.. Bayramımız Bayram Ola!.. Biz Kimi̇z ? Dost Profilleri Cennetlik Kadın... Bilen Üretir, Bilmeyen Eleştirir… Çermik Kaymakamlığından, Diyarbakır Valiliğine… Ve Bir Ramazanı Daha Uğurluyoruz… “Temizlik, İmanın Yarısıdır…” Hoş Geldin 11 Ayın Sultanı… Bilgisayar İcat Oldu, Ar-Ge Kayboldu… Tedaş’ın Doğurduğu Kötü Çocuk; Dedaş… Daima Bahar Olsun İsteriz… Hz. İsa Kimden Kaçıyordu? İlk izlenimler çok önemlidir... Seyahat özgürlüğünü kısıtlamak bu kadar kolay mı? Yezid’in Torunları İşbaşında… Eleştiriye Tahammülü Olmayan; Yönetime Talip Olmasın… ​Helal Lokma, İnsanın Öz’ünü Meydana Çıkarır… ​ Türkiye’de Siyaset Nereye Gidiyor?.. Amerika ve Avrupa'nın Şımarık Çocuğu: İsrail Zengin İle Fakir Arasındaki Okyanus… Ve Yine Buruk Geldi Şehri Ramazan… İnsan kalitesi nasıl ölçülür?... Niçin Geçmişe Özlem Duyulur?... Öğrenmeyen İnsan Yoktur… Öfke ve Stresle Baş Etme Bilinci Rahmetliyi Nasıl Bilirdiniz? ​Yolunuyoruz !.. Su Hayattır ama... Koltuk Büyütmez İnsanı; Koltuk, İnsanla Büyür Dernekler Denetlenmiyor mu?.. Ömür Sermayemizden Bir Yıl Daha Eksildi… ​Engelliye Engel Olmayalım!.. Nice sahte peygamberler, şeyhler, seyyidler türedi... "Kul'a Bela Gelmez; Hak Yazmayınca..." Serenat Sevgiliyedir Ey Gül-i Ruhsar En'neslünnefis Mala Bube Seyyidleri İnsan Gereksinimleri ve MASLOW’ un Hiyerarşisi Ekersen; Biçersin... Okuyalım... AA!.. Senin bir gözün körmüş!. Can içinde ara canı... En İyi Ürün; İşimize Yarayandır... ​15 Temmuz: "Halkın zaferi" Bilgeler üretir, cahiller eleştirirler... Saygısız sevgi laubalilik olur? Dost görünümlü düşman;SİGARA Salgın hastalıklardan korumanın manevi yolu Güle güle mağfiret ayı!... Ahirette çok ağlar; Dünyada gülen... Hoş Geldin Ey Kutlu Ay Kur'an ve Ramazan Akıl ve Silah