Bir çürük ipliğe hülya dizmişiz,
Erilmez rüyaya bel mi bağlanır.
Dönen dolapları çoktan çözmüşüz
Namert köprüsüne yol mu bağlanır.
Ömür demir aldı çıktı limandan
Davacıyım akıp giden zamandan
Yol göründü sigaramdan, dumandan
Çürük zincirlere sal mı bağlanır.
Dizginsiz kısrakla düştük yollara
Yol götürdü bizi ilden illere
Rüzgarla savrulduk halden hallere
Karalar üstüne al mı bağlanır.
Dostun hançerine gül mü bağlanır.
UĞUR KOCABEY
Nisan-2019 Antalya