Akıl ve Silah

Hamdullah IŞIK

18-04-2020 13:36

Dünyada iki büyük güç vardır:
 Biri AKIL, diğeri SİLAH: Ama Akıl Silahı da yener...
Akıl, Allah’ın insanlara bahşettiği en büyük lütuftur. Zira akıl olmasaydı, insanın hiçbir ayrıcalığı olmazdı. İnsanlar arasındaki sevgi, saygı, hoşgörü, samimiyet, ilim, ibadet akıl ile olur. Aile ve akraba ilişkileri, dostluk ve arkadaşlıklar, komşuluk ve hemşerilik münasebetleri, hâsılı tüm insanlık ilişkileri akıl zenginliği ile gelişir ve olgunlaşır.

Akıl olmazsa; düşünemezdik. O zaman dünyadaki diğer canlılardan herhangi bir farkımız kalmazdı.
Akıl olmazsa; zekâ ve hafızanın da önemi olmazdı. Zira akıldan yoksun insanların çoğu zekidirler, olguları hemen algılayabilirler, güçlü bir de hafızaları vardır algıladıklarını belleklerine kaydedebiliyorlar ama aklıselim değildirler, doğru kararlar alamazlar,  hareketleri, konuşmaları, giyinmeleri hatta yemeleri, içmeleri bile farklıdır, toplumda sorumlulukları yoktur.

Akıl;
Eğitimle-bilgiyle şekillenir,
Kültürle-ahlakla güzelleşir,
İmanla-ihsanla olgunlaşır…
Bence akıllı insan; kendini yetiştirebilen, ailesini yönetebilen, topluma faydalı evlatlar kazandırabilen, namerde muhtaç ettirmeyen, daima ileriyi görebilendir…

Akıllı lider; tebaasını yönetebilen, yönetimindeki insanların, toplumun ya da ülkenin huzur ve refahını en üst düzeye çıkaran ve muasır medeniyetler seviyesinin önüne geçirebilendir.

Hani deriz ya; “aklın yolu birdir” diye. Akıl çalışırsa doğruyu bulur. Mısırlı Profesör Abdüsselam, insan beyni üzerinde yaptığı bir  araştırmada beynimizin 30 Milyar hücreden oluştuğunu  ancak, bunların sadece 30’da birinin kullanıldığını geriye kalan 30’da 29’unun ise yedekte beklediğini tespit etmiştir. Bu güne kadar insanoğlu tarafından yapılan tüm icatlar, bilim, sanat, teknoloji alanındaki tüm çalışmalar, sosyal, kültürel gelişmeler, ekonomik faaliyetler, kısacası her şey; sadece beynimizin 1/30’u ile gerçekleşmiştir. Geriye kalan 29/30’unun ne zaman ve nerede kullanılacağı konusunda aklımız aciz kalmaktadır. Profesör Abdülselam bu tespitinden sonra; “iman etmekten başka çarem kalmadı” diyerek Müslüman olmuştur.

Aklın çalıştığı her yerde; huzur, refah, sıhhat, selamet ve mutluluk vardır.
Silahın konuştuğu her yerde ise; acı, kin, kan, gözyaşı, sefalet ve yok olma vardır…
Tarihte, "Köroğlu" diye tanınan ve zalim  Bolu Bey'ine başkaldıran bir Yiğit’in tarihe geçen;  "Silah icat oldu mertlik bozuldu" sözü bu gün çok daha anlam kazanmaktadır. İşin bu günkü boyuta varacağını Köroğlu tasavvur etmiş midir bilemem ama o günkü silahlar sadece bir mermi patlatır, isabet ettirilemezse ikinci mermiyi doldurma şansı olmazdı kullanıcısının…

Neticede o günkü, "Çakmaklı Tüfek" in icadı adeta bu günkü atom bombasının  atası olmuştur. Zira o icattan sonra insanların aklı fikri silahla hep meşgul oldu olmaya da devam etmektedir. İnsanlar  başka şey düşünemez oldu. Her kes daha güçlü ve daha çok zayiat veren silahı icat etmek için  aklını daha çok meşgul etmeye başladı. Bu vampir icat, insanları, doğayı ve  tüm canlıları tehdit ede ede bu günkü nükleer silahlara kadar geldi. Oyuncak sayılacak derecede basit bir ateşli silah olan "çakmaklı" dan bu güne, çok şeyler değişti. Deyim erindeyse; köprünün altından çok sular geçti…

Günümüzde kara silahlarının yanı sıra, hava, deniz ve nükleer silahlarla tüm insanlar tehdit altında bulunmaktadır. Her zaman büyük balığın küçük balığı yuttuğu dünyamızda, balıkların balinası hiç şüphesizdir ki Amerika’dır. İsrail ve İngiltere’ nin  dışında tüm dünyayı tehdit olarak görüp, icat ettiği her yeni silahı menfaatlerine ters düşen küçük devletleri her hangi bir bahane ile "deneme tahtası" şeklinde kullanarak test etmektedir…

Artık bu teknolojik silahları da geçtik. Şimdi Biyolojik Silah zamanı… Ve şu anda tüm dünya bu biyolojik silahın tehdidinde. Artık güçlü ile güçsüz, zengin ile fakir ayni kefede hatta ayni gemide… Biri batarsa diğerinin kurtulma şansı da olmayacak…

Tabi herkesin hesabı var ama tüm hesapları altüst eden daha büyük hesap Allah’ındır. Yanlış hesap Bağdat’tan döner sözü de boşuna söylenmemiştir. Kirli hesap peşinde olanlar şimdi kazdıkları kuyuda boğulmak üzeredirler. Allah (c.c.)’nun insanlara bahşettiği aklını, insanlık yararına kullananlar ile insanlığı yok etmek için kullananlar yarış halindedir. Rabbim aklını iyi yönde kullananları artırsın, akla ziyan akıl sahiplerine de akıl zan versin…

DİĞER YAZILARI Nereye Doğru Gidiyoruz? 01-01-1970 03:00 Hoş geldin demeye yüzümüz yok Ya Şehr-i Ramazan 01-01-1970 03:00 Bir Günde İki Sınav!.. 01-01-1970 03:00 İçimizdeki ‘Rasmus Paludan’lar… 01-01-1970 03:00 Ömür Sermayemizden Bir Yılı Daha Tükettik… 01-01-1970 03:00 Toplumsal Felaket Olarak; “KAN DAVALARI” 01-01-1970 03:00 Ömür boyu ilim öğrenmeye gayret etmeliyiz... 01-01-1970 03:00 Ey Sevgililer Sevgilisi Hoş Geldin!.. 01-01-1970 03:00 Sabır, Acı Olsa Da; Meyvesi Tatlı Olur... 01-01-1970 03:00 Ehliyet Almakla Şoför Olunmuyor 01-01-1970 03:00 Su da yanar!.. 01-01-1970 03:00 Bayramımız Bayram Ola!.. 01-01-1970 03:00 Biz Kimi̇z ? 01-01-1970 03:00 Dost Profilleri 01-01-1970 03:00 Cennetlik Kadın... 01-01-1970 03:00 Bilen Üretir, Bilmeyen Eleştirir… 01-01-1970 03:00 Çermik Kaymakamlığından, Diyarbakır Valiliğine… 01-01-1970 03:00 Ve Bir Ramazanı Daha Uğurluyoruz… 01-01-1970 03:00 “Temizlik, İmanın Yarısıdır…” 01-01-1970 03:00 Hoş Geldin 11 Ayın Sultanı… 01-01-1970 03:00 Bilgisayar İcat Oldu, Ar-Ge Kayboldu… 01-01-1970 03:00 Tedaş’ın Doğurduğu Kötü Çocuk; Dedaş… 01-01-1970 03:00 Daima Bahar Olsun İsteriz… 01-01-1970 03:00 Hz. İsa Kimden Kaçıyordu? 01-01-1970 03:00 İlk izlenimler çok önemlidir... 01-01-1970 03:00 Seyahat özgürlüğünü kısıtlamak bu kadar kolay mı? 01-01-1970 03:00 Yezid’in Torunları İşbaşında… 01-01-1970 03:00 Eleştiriye Tahammülü Olmayan; Yönetime Talip Olmasın… 01-01-1970 03:00 ​Helal Lokma, İnsanın Öz’ünü Meydana Çıkarır… 01-01-1970 03:00 ​ Türkiye’de Siyaset Nereye Gidiyor?.. 01-01-1970 03:00 Amerika ve Avrupa'nın Şımarık Çocuğu: İsrail 01-01-1970 03:00 Kahvehane’ler Tekrar Kıraathane’lere Dönüştürülmelidir... 01-01-1970 03:00 Zengin İle Fakir Arasındaki Okyanus… 01-01-1970 03:00 Ve Yine Buruk Geldi Şehri Ramazan… 01-01-1970 03:00 İnsan kalitesi nasıl ölçülür?... 01-01-1970 03:00 Niçin Geçmişe Özlem Duyulur?... 01-01-1970 03:00 Öğrenmeyen İnsan Yoktur… 01-01-1970 03:00 Öfke ve Stresle Baş Etme Bilinci 01-01-1970 03:00 Rahmetliyi Nasıl Bilirdiniz? 01-01-1970 03:00 ​Yolunuyoruz !.. 01-01-1970 03:00 Su Hayattır ama... 01-01-1970 03:00 Koltuk Büyütmez İnsanı; Koltuk, İnsanla Büyür 01-01-1970 03:00 Dernekler Denetlenmiyor mu?.. 01-01-1970 03:00 Ömür Sermayemizden Bir Yıl Daha Eksildi… 01-01-1970 03:00 ​Engelliye Engel Olmayalım!.. 01-01-1970 03:00 Nice sahte peygamberler, şeyhler, seyyidler türedi... 01-01-1970 03:00 "Kul'a Bela Gelmez; Hak Yazmayınca..." 01-01-1970 03:00 Serenat Sevgiliyedir Ey Gül-i Ruhsar 01-01-1970 03:00 En'neslünnefis Mala Bube Seyyidleri 01-01-1970 03:00 İnsan Gereksinimleri ve MASLOW’ un Hiyerarşisi 01-01-1970 03:00 Ekersen; Biçersin... 01-01-1970 03:00 Okuyalım... 01-01-1970 03:00 AA!.. Senin bir gözün körmüş!. 01-01-1970 03:00 Can içinde ara canı... 01-01-1970 03:00 En İyi Ürün; İşimize Yarayandır... 01-01-1970 03:00 ​15 Temmuz: "Halkın zaferi" 01-01-1970 03:00 Bilgeler üretir, cahiller eleştirirler... 01-01-1970 03:00 Saygısız sevgi laubalilik olur? 01-01-1970 03:00 Dost görünümlü düşman;SİGARA 01-01-1970 03:00 Salgın hastalıklardan korumanın manevi yolu 01-01-1970 03:00 Güle güle mağfiret ayı!... 01-01-1970 03:00 Ahirette çok ağlar; Dünyada gülen... 01-01-1970 03:00 Hoş Geldin Ey Kutlu Ay 01-01-1970 03:00 Kur'an ve Ramazan 01-01-1970 03:00