Savaşın en kanlı günlerinden biriydi. Asker, en iyi arkadaşının az ilerde kanlar içinde yere düştüğünü gördü. İnsanın başını bir saniye bile siperin üzerinde tutamayacağı ateş yağmuru altındaydılar.
Tam siperden dışarı doğru bir hamle yapacağı sırada, başka bir arkadaşı onu omzundan tutarak tekrar içeri çekti,
- Delirdin mi sen? Gitmeye değer mi? Baksana delik deşik olmuş. Büyük bir ihtimalle ölmüştür. Artık onun için yapabileceğin bir şey yok. Boşuna kendi hayatını tehlikeye atma.
Fakat asker onu dinlemedi ve kendisini siperden dışarıya attı. İnanılması güç bir mucize gerçekleşti, asker o korkunç ateş yağmuru altında arkadaşına ulaştı. Onu sırtına aldı ve koşa koşa geri döndü. Birlikte siperin içine yuvarlandılar. Fakat cesur asker yaralı arkadaşını kurtaramamıştı.
Siperdeki diğer arkadaşı;
- Sana değmez demiştim. Hayatını boşu boşuna tehlikeye attın.
- Değdi, dedi, gözleri dolarak, - değdi…
- Nasıl değdi? Bu adam ölmüş görmüyor musun?
- Yine de değdi. Çünkü yanına ulaştığımda henüz sağdı. Benim için, onun son sözlerini duymak, dünyalara bedeldi benim için.
Ve hıçkırarak arkadaşının son sözlerini tekrarladı:
- Geleceğini biliyordum. Geleceğini biliyordum. Ders: Güven vermek, güven duymak önemlidir.
Duyulan güveni boşa çıkarmamak daha da önemlidir.
---------------------------------
Marangoz'un akıl dolu mesajı
Yaşlı bir marangoz, eşi ve ailesi ile birlikte daha özgür bir yaşam sürmek için işveren müteahhidine emekliliği istediğini iletti.
Müteahhit iyi marangozunun emekliye ayrılmasına üzüldü. Kendine bir iyilik olarak, son bir ev daha yapmasını rica etti. Marangoz istemeyerek kabul etti ve işe girişti, ne var ki gönlü bir an önce emekli olma niyetindeydi. Bir an önce bitirmek için baştan savma bir işçilik yaptı ve kalitesiz malzeme kullandı.
Kendini adamış olduğu mesleğine böyle son vermek ne talihsizlikti!.. İşini bitirdiğinde, müteahhit, evi incelemek için geldi. Dış kapının anahtarını marangoza uzattı.
– Bu ev senin, şimdiye kadar verdiğin emeklerden dolayı benden sana hediye.
Marangoz şaştı kaldı. Keşke yaptığı evin kendi evi olacağını bilseydi! O zaman böyle baştan savma yapar mıydı!
''Bugün yaptığınız davranış ve seçimler, yarın yaşayacağınız evi kurar.''