Görmezse Gözün Beni Kör Değilse Görür Beni

Ali YILMAZ

18-03-2022 23:20

-Dayı, dün Kul Nesimi’yi konuştuk. Bugün de susması için yapılan tüm uyarılara rağmen, fikirlerini açıklamayı ve yaymayı tercih eden, bu nedenle derisi yüzülerek öldürülen, divan şairi Seyyid Nesimi’yi ayrıntılı olarak konuşalım.
Kimdir bu Seyyid Nesimi?
-Nesimi, gerçek doğum tarihi bilinmese de Bağdat ilinde doğmuş ve Anadolu’da yaşamış bir Türk ozandır. Tarihi kaynaklara göre, “14. yüzyılın ikinci yarısı ve 15. yy. ilk yarısında yaşadığı” anlaşılmaktadır. Yaşadığı dönemde kendisine “Seyyid Nesimi” de denilmiştir.
- Nesimi, peygamber soyundan mı gelmiş, Dayı? Bilindiği gibi, Hz. Muhammed’in kızı Hz. Fatıma’dan doğmuş ve Hz. Ali’nin oğlu Hüseyin soyundan olanlara “seyyid” denilmektedir. Bir de Nesimi için Tebrizli, İranlı, Bağdatlı, Azerbaycanlı gibi yakıştırmalar yapılıyor. Hangisi doğru?
-Bu iddialar, Nesimi’nin gezginci oluşundan dolayı ileri gelmektedir, Yeğen. Nesimi, çok gezen bir şairdir. Nesimi Türkiye’de olduğu gibi Mezopotamya ve Azerbaycan’da da çok önemsenir. Bakü’de dikili bir heykeli bile vardır. Nesimi için Seyyid denmesinin nedeni, halkın peygamber soyundan geldiğine inanmış olmasıdır. Nesimi’nin “seyyid olmaktan çok Hz. Peygamber’e duyduğu sevgi ve bağlılıktan dolayı bu adı kullandığı” geniş çevrelerce kabul görmektedir.
Nesimi HURUFİLİK görüşünü benimsemiştir.
-Hurufiliği, “çok mistik ve felsefi bir akım” olarak biliyoruz, Dayı. Bir nevi tarikat… “Tanrı’nın bir insanın yüzünde yansıdığına ve insanın özünün Tanrı’da olduğu görüşüne” dayanıyorlar.
-Hurufilik, “Tanrı’nın insanın içinde olduğunu, insanın Tanrı’yla bütünlük gösterdiğini Kur’an ayetlerine dayanarak yorumlar. Kur’an’ı basitçe yorumlamanın, basitçe okumanın yararı olamayacağını, onun bilinçli ve yorumsal bir tavırla okunması gerektiğini söyler. “İnsan yeryüzünde Tanrı’nın temsilcisidir.” Bu nedenle, Allah’ın zuhur ettiği yer insanın yüzüdür. Kendini bilen, varlığının özünü bilen her insan konuşan bir Kur’an’dır.
Nesimi’yi idama götüren düşüncelerin temeli de bu tarikatta atılmıştır. Bu nedenle şiirlerinde coşkun ve korkusuz bir dil kullanabilmiştir. Şiirlerini Türkçenin dışında Farsça ve Arapça lisanında da yazmıştır.
-Dayı, kimilerine göre Nesimi, “dar görüşlü ve yanıltıcı dini düşünüşle mücadele eden bir anlayışı savunur” diyor. Sen de bazen çok cesurca yazılar kaleme alıyorsun, yoksa gizli bir Hurufi misin, Dayı?
-Ben hiçbir guruba mensup değilim, Yeğen! “Direk Allah’a bağlı” olanlardanım. Lakin insan, okursa, her düşüncenin iyi tarafını görebiliyor. Körü körüne bir kişiye ya da bir guruba bağlanmak, aklını da ipotek ettirmektir. Ayrıca dini konulara derinlemesine vakıf değilim.
- Nesimi, bu düşüncelerinden dolayı mı öldürüldü, Dayı?
-Nesimi, sıradan bir ozan değildir, Yeğenim. Kendisinden önce gelen bütün ozan ve bilginleri incelemiş, hem Mevlânâ’yı, Yunus’u okumuş hem de onların şiirlerinde geçen Hallacı Mansur’a büyük bir hayranlık duymuş ve onun gibi ‘‘Ene’l Hakk’’ demekten çekinmemiştir.
- ‘‘Ene’l Hakk’’ ne demektir, Dayı?
-Arapça bir kelimedir. “Ben Hakk’ım, “Hak’tan gayrı değilim” demektir. Bu düşünce, Allah’ın insanda vücut bulduğu ya da kişinin varlığının Allah’ın varlığı içerisinde eriyip yok olduğu inancına dayanır. Bu nedenle, Halep uleması; onun “Tanrısallık” iddia ettiğini, fikir ve görüşlerinin İslam’a aykırı olduğunu ileri sürmüş ve öldürülmesi için fetva vermiştir.
Nesimi, bu karara rağmen fikir ve düşüncelerinden geri adım atmamış, af dilememiştir. Bunun üzerine, halkın önünde derisi yüzülerek ibreti alem için idam edilmiştir. Halbuki İslam, hayvanı bile keserken acı çektirilmemesini emreden bir dindir. Softa anlayış…Kuran’dan yararlanmasa, bu dizeleri söyler mi?
‘’Çün bildin mü ‘minin kalbinde Beytullah var,
Niçin izzet etmedin, ki ol evde Allah var?.
Her ne var âdemde var, Âdem’den iste Hakk’ı sen.
Olma iblis-i şaki, âdemde sırrullah var."
-Dayı, bu insanlar akılsız mı? Dayandıkları bir hüküm, bir kaynak vardır herhalde…
- Kutsal kitap Kuran…Bakara Suresi’nin 30. Ayeti; ‘’Hatırla ki Rabbin meleklere: Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım, dedi. Onlar: Bizler hamdinle seni tesbih ve seni takdis edip dururken, yeryüzünde fesat çıkaracak, orada kan dökecek insanı mı halife kılıyorsun? dediler. Allah da onlara: Sizin bilemeyeceğinizi herhalde ben bilirim, dedi.’’ Bu ayete dayanarak fikirlerinin oluştuğunu iddia ederler.
-Nesimi, Anadolu topraklarında yaşarken, birden Bağdat’a neden gitmiş, Dayı?
-Moğol Hükümdarı Timur’un Anadolu topraklarına saldırısı sonucu Nesimi de Halep’e gider, Yeğenim. Halep’te de düşüncelerinden taviz vermez. Nesimi’nin Kur’an’ı yorumlarken yaptığı reformist görüşleri, her devirde olduğu gibi bazılarını rahatsız eder ve kendisini ‘‘zındık, sapkın’’ ilan ederler.
- “Zındık”, “Allah’ın varlığını inkâr eden veya ortak koşanlara, küfrü¬nü gizleyip İslâm olduğunu açıklayarak Kur’an etrafında şüpheler uyandıran “kişiler için kullanılan bir deyimdir. Oradan mı gelmiş, Dayı?
-Bilmiyorum, Yeğen. Halep’te Nesimi, hep zındık ve sapkın olmakla suçlanır, ancak onun görüşlerine kimse yanıt veremez. Bilindik şeyler… Vurun, kırın! Fikirleri şiddet ile alaşağı edin! Ve neticede Halep Müftüsü ’nün fetvasıyla derisinin yüzülmesi kararı verilir.
-Dayı, günümüzde herkes için “zındık” kelimesi kullanılıyor. İslam’daki her türlü yeniliğe, reforma ve yoruma karşı bu kelimeyi yapıştırıyorlar: ZINDIK! Rahmetli Yaşar Nuri Öztürk için de öyle demişlerdi! Adamın dedikleri bir bir çıkıyor. İnsanları “Allah ile aldatıyor, din ile uyutuyorlar.” Seyyid Nesimi Divanı’nda bir dize ile kendisine zındık diyenlere şöyle sesleniyordu:
‘’Ey güzelden ve dinden yana olanlar bana sövmeyin
Görmezse gözün beni kör değilse görür beni’’
Nesimi’nin derisi yüzülürken hıncını alamayan fetva müftüsünün şöyle dediği rivayet edilir. “Bunun kanı pistir, bir uzva damlasa o uzvun kesilmesi gerekir.’’ Allah’ın hikmeti bu ya…Tam bu sırada Nesimi’nin bir parça kanı müftünün şahadet parmağının üstüne sıçrar. Meydanda bulunan halk, ‘‘Müftü Efendi fetvanıza göre parmağınızın kesilmesi gerekir’’ der. Bunu duyan müftü, ‘‘nesne gerekmez’’ diyerek parmağındaki kanı yıkayarak ortadan kaldırır.
Bunun üzerine Nesimi şöyle seslenir:
‘‘Zahida bir parmağın kessen dönüp halktan kaçar
Gör bu miskin aşığı serpa sayarlar ağlamaz.’’
-Zahid ve Sarpa kelimelerini bilmiyorum, sen biliyor musun, Yeğen?
- İnternetten baktım, Dayı. Zahid; “Dünyada farz olan şeyleri yapmaktan öte bazı helalleri de Allah rızası için terk etmek…” Sarpa ise, “baştan aşağı soyarlar” anlamında kullanılıyor.
“Nesimi’nin derisini yüzerlerken çok kan akar. Rengi sapsarı olunca, çevresindekiler: ‘‘Sen ki Hakk'sın. Rengin neye sarardı’’ derler. Nesimi de ‘‘Ben sonsuzluğun ufkunda doğan aşk güneşiyim. Gün batımında güneş her zaman solar’’ diye yanıt verir.”
-Nesimi’yi sohbete gelmeden bayağı incelemişsin. Nesimi kendi çağdaşları arasında fikri derinliği anlaşılmamış birisidir. Daha doğrusu, Nesimi’yi anlamak zordur.
‘’Hiç kimse Nesimi sözünü fehm edebilmez
bu kuş dilidir bunu Süleyman bilir ancak.’’
Nesimi’nin ölüm tarihi olarak 1417 yılı bilinir. Türkmen Alevileri, Nesimi için Tanrı’ya çekildi, göğe süzüldü, Tanrı ile bütünleşti” derler. İki cihanı içine sığdırabilen Nesimi’yi bu dünyaya sığdıramadılar.
“Bende sığar iki cihan ben bu cihana sığmazam
Cevher-i lâmekân benim kevn ü mekâna sığmazam”
- İnceledim, Dayı. Tekkesi ve türbesi derisinin yüzüldüğü yerde olan Nesimi’nin
“Halep’in on iki kapısından on ikisinde de aynı anda çıktığı” Halep halkı tarafından söylenirmiş.
-Bunların hepsi rivayet ya da efsanedir, Yeğen. İnsanlar çok sevdiklerini bazen fazla abartırlar. “Şeyh uçmaz, Mürit uçurur” sözü boşuna söylenmemiştir.

DİĞER YAZILARI Nereden baksan tutarsızlık… 01-01-1970 03:00 Bir zamanlar AKP içinde bir BAKAN vardı 01-01-1970 03:00 Umutlar Başka Bir Bahara Kaldı! 01-01-1970 03:00 Gaziantepli Mennan Usta! 01-01-1970 03:00 Bugün Susmak… 01-01-1970 03:00 Yeter Söz Milletindir! 01-01-1970 03:00 “Ol Mahkemenin Hükmüne Derler mi Adalet...” 01-01-1970 03:00 Muhammedi İslam’ı Arıyorum! 01-01-1970 03:00 İYİ Günler Göreceğiz Güneşli Günler 01-01-1970 03:00 “Çirkef Yatağının Ortasında Gülistanlık Olmaz” 01-01-1970 03:00 Benim Liyakatim Herkese Yeter! 01-01-1970 03:00 Baş Başa Bağlı, Baş Meşverete Bağlıdır! 01-01-1970 03:00 Güngörmüşler’ ‘İn Doğuşu 01-01-1970 03:00 Geliyor Gelmekte Olan 01-01-1970 03:00 Böcek Büyük Yara Aldı 01-01-1970 03:00 Milli birliğimizi zedeler. Halkı ayrıştırır ve ötekileştirir. 01-01-1970 03:00 ​Duyarsız Toplum Ve Kelebek Etkisi 01-01-1970 03:00 Haydi Hep Birlikte Düşünelim! 01-01-1970 03:00 Sen-Ben Bizim Oğlan 01-01-1970 03:00 Susan Toplum Ölü Toplumdur 01-01-1970 03:00 Öküz Bokunu ‘’Altın’’ diye Yutturanlar 01-01-1970 03:00 İçene değil, içilen zehire karşı olun!.. 01-01-1970 03:00 Kimin hissesine düşerse alsın! 01-01-1970 03:00 Seçimde belirleyici parti hangisidir? 01-01-1970 03:00 ​Eski Günlerimiz Olaydı Keşke 01-01-1970 03:00 ​Övücülerin Suratına Toprak Saçınız! 01-01-1970 03:00 Ağustos Böceğinin Şarkısı 01-01-1970 03:00 Ne Olacak Memleketin Hali? 01-01-1970 03:00 Ankara Kulisleri ve İzlenimlerim 01-01-1970 03:00 Demokratik Türk Milliyetçiliği 01-01-1970 03:00 Kırık Cam Teorisi 01-01-1970 03:00 Metafizik Şiirin Üstadı: Sezai Karakoç 01-01-1970 03:00 Kurtarıcılardan Kurtulmak 01-01-1970 03:00 Bırakın Rahat Çalışsınlar!.. 01-01-1970 03:00 Sistem Seçimi ve Muhalefet 01-01-1970 03:00 Var mı Ötesi? 01-01-1970 03:00 Üç kapıdan geç de gel!.. 01-01-1970 03:00 Halep Oradaysa Arşın Burada 01-01-1970 03:00 ​Demagojiyi ve Demagogları Seviyoruz! 01-01-1970 03:00 Bu hayra alamet değil 01-01-1970 03:00 Organize İşler! -1- 01-01-1970 03:00 CAATSA ve Eyy Biden! 01-01-1970 03:00 “Havuç-Sopa” ve Hadsiz Bir Açıklama 01-01-1970 03:00 Pudra Şekeri ve Darbe! 01-01-1970 03:00 İnsanlık Onuru Her Şeyin Üstündedir 01-01-1970 03:00 Üşüyorum 01-01-1970 03:00 Uyuyanlara Ağıt 01-01-1970 03:00 Yandı Yürekler Yandı 01-01-1970 03:00 Maskeli Hırsız- Kravatlı Hırsız 01-01-1970 03:00 Okurlardan Gelenler 01-01-1970 03:00 ​Bir Hekimin Feryadı 01-01-1970 03:00 Değerli Yalnızlık! 01-01-1970 03:00 Dayı, yeni 1 TL basılmış gördün mü? 01-01-1970 03:00 Muhalifsin Sen Muhalif Kal! 01-01-1970 03:00 Dost Acı Söyler 01-01-1970 03:00 Milli Devlet ve Otorite 01-01-1970 03:00 “Güneş balçıkla sıvanmaz” 01-01-1970 03:00 Sular durulur, CHP durulmaz YEĞEN 01-01-1970 03:00 Hayata pozitif bakın 01-01-1970 03:00 Sosyal medyada deprem oldu 01-01-1970 03:00 Yiyin Efendiler Yiyin! 01-01-1970 03:00 Dayı, herkes esnaf olmuş 01-01-1970 03:00 Düttürü Leyla Bandosu! 01-01-1970 03:00 Algı Yönetimi ve Manipülasyon 01-01-1970 03:00 Antalya bu haber ile çalkalanıyor 01-01-1970 03:00 Ne demiş YEĞEN? 01-01-1970 03:00 Ümidim yok YEĞEN 01-01-1970 03:00 Millet sokağa daldı 01-01-1970 03:00 Nedir bu iş? 01-01-1970 03:00 Güç sahibi olan mülktedirler 01-01-1970 03:00 Ne olacak bu milletin hali? 01-01-1970 03:00 Sence politika nedir? 01-01-1970 03:00 Dayı ABD niçin zengin bir devlettir? 01-01-1970 03:00 Şimdi ne olacak? 01-01-1970 03:00 Başka bir TÜRKİYE yok 01-01-1970 03:00 Son Söz Milletindir... 01-01-1970 03:00 Erdemli Şehrin Yöneticisi 01-01-1970 03:00 Yeni Oluşumlar 01-01-1970 03:00 ​ Dayı "dostluk" nedir? 01-01-1970 03:00 Günaydın Dayı 01-01-1970 03:00 Rahmi Turan kuyuya bir taş attı 01-01-1970 03:00 Dipsiz Göl diye bir yer varmış 01-01-1970 03:00 Düşünseler yapmazlar YEĞEN! 01-01-1970 03:00 ​Bu mektup olayı nedir DAYI? 01-01-1970 03:00 ​Bu film izlendikçe gösterimden kalkmaz 01-01-1970 03:00 Bu işte kim kazandı 01-01-1970 03:00 "Büyük İsrail Projesi"nden Suriye ile ilgili bir kesit... 01-01-1970 03:00 Hiç olmazsa başın dik geziyorsun 01-01-1970 03:00 Türkiye'nin yaptığı 'Barış Harekatına' borçludur 01-01-1970 03:00