DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Ali YILMAZ
Ali YILMAZ
Giriş Tarihi : 20-05-2021 22:04

Organize İşler! -1-

1990’lı yıllar “derin devlet, Susurluk, cinayet, mafya, ihale, yolsuzluk” gibi kavramlarla birlikte hatırlanır. Bu dönemde organize suç örgütleri, yani mafya tipi yapılanmalar;  devlet ihalelerine müdahale ediyor ve iş insanlarını tehdit ediyordu.
Çeşitli mafya yapılanmaları vardı. Kürt mafyası… Karadeniz mafyası… Ülkücü mafya… Sadece bunlardan birkaçıydı. Dönem ve devletteki destekçilerinin ağırlığına göre, hâkimiyet bu gruplar arasında yer değiştiriyordu.
“Ülkücü mafya” olarak tanımlanan gurubun lideri ve marka ismi, özellikle cezaevinden çıkan ülkücüleri etrafında toplayan, Trabzonlu Alaattin Çakıcı’ydı. Bundan rahatsız olan MHP lideri Alparslan Türkeş: "Ülkücüden mafya, mafyadan ülkücü olmaz" sözünü söylemek durumunda kalmıştı. Nereden nereye?
Bu dönemde; siyaset de, iş dünyası da temiz değildi. Bankaların içini boşaltan “hortumcular”, “döviz getireceğim” diye Hazine’den teşvik alan, “hayali ihracatçılar” ve ihalelerdeki yolsuzluklarla devleti soyan işadamları vardı.  Hatta bazı işadamları soydukları paralarla medya patronu bile olmuşlardı.
Devleti soyan bazı işadamlarına, siyaset ve bürokraside dayısı olan organize gruplar çöküyordu. “Al gülüm ver gülüm…” Bunca çıkar hesapları arasında siyasetçiler, sivil ve üniformalı bürokratların hisselerine düşün payı siz düşünün! Gelsin, milyon dolarlar!
Bu yolsuzluklardan birisi de TÜRKBANK olayıydı. Başbakan Mesut Yılmaz’a yakınlığı ile bilinen, iş insanı Korkmaz Yiğit: “Çakıcı aradığında vücudumun kimyası değişiyordu. Kimliksiz et yığını haline geliyordum” diyordu. Başbakanı gece yarısı ziyaret edebilen bir insanın, kimyasını bozabilecek olaylar zinciri neydi ki, bu kadar korkuyordu?
Bırakın Korkmaz Yiğit’i… O dönemler; Başbakanlar, bakanlar, bürokratlar, işadamları ve gazeteciler bile tehdit ediliyordu.  “Ya Devlet Başa, Ya Kuzgun Leşe…”devlet geleneğinde önemli bir sözdür.  Eğer bir devlet; başta durmayı başaramaz, kontrolü ele alamaz ise zayıflar veya yok olur. Devlet, baş olamayınca, kuzgunlar buldukları leşe üşüşür.  
Kısacası Türkiye’nin gündemini mafya belirliyordu. Organize suç örgütleri; yaptıkları suikastlarla istediklerini ortadan kaldırarak, rakiplerine ve siyasilere gözdağı veriyordu. Daha da ileri giderek,  bazen televizyonlara canlı bağlanıp sağı solu tehdit ediyorlardı. Zira devlet, kontrolü elden kaçırmıştı.
Bunlardan iyice bunalan siyasi iktidar, İstanbul’da mafya ile mücadelede ün kazanmış, dürüst bir insan olan, polis müdürü Sadettin Tantan’ı İçişleri Bakanlığı’na atadı.
Bir eli siyasette, bir eli bürokraside, bir eli iş dünyasında olan organize guruplarla mücadele için 1998 yılında Emniyet Müdürlüğü bünyesinde KOM olarak kısaltılan, “Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Dairesi” kuruldu. Ben de o zamanlar bu birimde görev aldım. Başkanımız Emin Arslan;  deneyimli, dürüst ve sevilen bir insandı. İyi bir istihbaratçı ve polis olan Emin Bey, kimsenin siyasi yönüne ve gücüne aldırış etmeden görevini layığı ile yaptı.  Örneğin; İzmir’de, dönemin İl Emniyet Müdürüne rağmen, iktidar partisi ANAP’ın İlçe Başkanı’na, “organize suç örgütü” suçlaması ile operasyon yapılabilmiştir. Yine “Balina” ve “Beşoklar Çetesi ” ne yönelik planlı operasyonlar ile İzmir’de çeteler çökertilmiştir. Bunda Tantan ve Arslan’ın payı büyüktür. Onlar olmasa ve arkamızda kale gibi durmasalardı, başarılı olunamazdı.
Bu yıllarda yurtiçinde ve yurtdışına kaçan birçok çete lideri yakalanarak yargı önüne çıkarıldı. Yurtdışında yakalanarak getirilenlerden birisi de Sedat Peker’di. Yurtdışına sahte yeşil pasaportla çıkış yapan, Alaattin Çakıcı da Fransız polisinin düzenlediği bir operasyon sonucunda yakalandı ve Türkiye’ye iade edildi. Ve siyaset karıştı. Eski Devlet Bakanı Eyüp Aşık’ın firar etmesi yönünde Alaattin Çakıcı’ya bilgi verdiği ortaya çıktı. O zaman ki medya şimdiki gibi değildi. Olayın üstüne gitti ve bakan istifa etmek zorunda kaldı. 
Çakıcı; cezaevinde kaldığı süreçte, hem Erdoğan’ı hem de Bahçeli’yi mektupla tehdit etti. Bahçeli’ye yazdığı mektup, yenilir yutulur cinsten değildi: “İnsan bu kadar aciz, egoist ve bencil olamaz. Miladı dolmuş, yürüyen Buda kılıklı efendi” diyordu.
Kimdi Çakıcı? “Lider-Teşkilat-Doktrin” diyen bir ideoloji partisinin liderini, bu şekilde tehdit edecek gücü ve cesareti nereden ve kimlerden alıyordu. Lakin MHP cenahından beklenildiği gibi tepki gelmedi. Tehdit ettiği MHP lideri Bahçeli, kendisini cezaevinde ziyaret etti ve dava arkadaşlığından bahsetti.  
Ve Bahçeli’nin 2018 yılındaki teklifi ve ısrarı ile çıkarılan, “Erteleme Yasası” ile Çakıcı tahliye edildi. Kamuoyunun bilmediği ve çözemediği gizemli olaylar var mıydı? Ya da Bahçeli ile Çakıcı ilişkisi sadece dava arkadaşlığından mı ibaretti? Öyle olsa, cezaevine giren her ülkücü için aynı hassasiyetin gösterilmesi gerekirdi
Netflix de izlediğim Escobar, Narcos, El Chapo gibi filmler; devlet-siyaset ve mafya ilişkilerini tüm açıklığı ile gösteren yapımlardır. Zira siyaset, yargı ve bürokrasi ayağı olmadan, yolsuzluk ve mafya örgütlenmeleri uzun süreli ve başarılı olamaz.
Organize suç örgütü lideri Çakıcı, tahliye olur olmaz, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik tehdit ve hakaret içeren bir mektupla yeniden gündeme geldi. Çakıcı’ya, “mafya bozuntusu” ve “yeraltı dünyasının karanlık yüzü” diyerek tepki gösteren CHP sözcülerine çok kızan Bahçeli; “Değerli ülküdaşım Alaattin Çakıcı’ya mafya bozuntusu demek, yeraltı dünyasının karanlık yüzü suçlaması getirmek müfteriliktir, seviyesizliktir” açıklamasını yaptı.
Kardeşlik, nereden geliyordu? Ergen ülkücülere… Kendisini eleştiren ve ülkücü davaya büyük emekleri geçen abilerini dövdürecek kadar hassas olan bir zihniyet, Çakıcı’ya toz kondurmuyordu. Belki de, “Kardeşlik” diye bir örgüt vardı ve Çakıcı’nın konumu orada daha üst konumdaydı!  
FETÖ yapılanmasında da bir generalin, örgütte daha üst düzeyde olan bir astsubayın emri altında çalıştığını, dava dosyalarında öğrenmedik mi? Burası Türkiye!
Beş yüze yakın adamı olduğu söylenen Çakıcı, siyaset arenasında boy gösterecek ve siyasete kendi yöntemleri ile yönlendirecek miydi? Zira geçmişte birlikte çalıştığı, siyasetin ve bürokrasinin aktörleri de hazırdı. Zaman zaman sosyal medyada resim paylaşımının bir anlamı olmalıydı! Bir güçlü el veya yapı ağır abileri bir potada buluşturuyordu.
Hükümette ve bürokraside giderek güç kazanan ve önemli yerlerde söz sahibi olan bu yapı, aslında AK Parti’nin genetiği ile de uyuşmuyordu.  Lakin hesap ve planlar partiden de büyüktü. Un, yağ ve şeker hazırlanmıştı. Geriye iyi helva yapmak kalmıştı ki, Çakıcı bu işin ustasıydı.
Yapılması gereken bir iş daha vardı. Sedat Peker’in tasfiyesi… Bir yerde iki baş olmazdı. Aynı camiadan gelen iki kişiden biri tercih edilecekti! Tercih hakkı;  halen hakkında suç örgütü liderliğinden davaları bulunan ve Peker’e göre özgül ağırlığı ve örgüt yapısı daha güçlü olan Çakıcı’dan yana kullanıldı. Peker de, bazı vaatlerle yurtdışına postalandı!
Şimdilerde organize suç örgütü kurmak suçlamasıyla hakkında gözaltı kararı olan ve yurt dışında olduğu bilinen Sedat Peker, yayımladığı video paylaşımları ile olay oldu.
2014'te cezaevinden çıktıktan sonra çeşitli organizasyonlarda iş insanı kimliği ile ödül alan, hükümete ve Erdoğan’a desteği ile tanınan Sedat Peker, kendisine yapılan operasyon sonrasında eteğindeki taşları dökmeye başladı. Hem de Anadolu tabiri ile “kıdım kıdım…”
Sedat Peker, 1990'lardan bu yana, “organize suç örgütleri” denilince adı geçen birisidir. Söylediklerinin ne kadarı doğrudur? Temkinli olmakla birlikte, acaba doğrular da var mı diye merak ediyor insan. Videoları ve açıklamaları kamuoyunca ilgi ile takip ediliyor.
Sedat Peker kimdir? Devlet- siyaset- mafya ilişkilerinin neresindedir? Kimleri suçlamaktadır? Bu kadar bilgiye nasıl sahip olmuştur? Kimler tarafından korunuyor?  Bundan sonra ne olacak? Kalemi kırılacak mı, yoksa uzlaşma ile susturulacak mı?  Bu soruların cevaplarını bir sonraki yazımda ele alacağım. Bizi okumaya devam edin!
NELER SÖYLENDİ?
@
Ali YILMAZ

Ali YILMAZ

DİĞER YAZILARI Nereden baksan tutarsızlık… Bir zamanlar AKP içinde bir BAKAN vardı Umutlar Başka Bir Bahara Kaldı! Gaziantepli Mennan Usta! Bugün Susmak… Yeter Söz Milletindir! “Ol Mahkemenin Hükmüne Derler mi Adalet...” Muhammedi İslam’ı Arıyorum! İYİ Günler Göreceğiz Güneşli Günler “Çirkef Yatağının Ortasında Gülistanlık Olmaz” Benim Liyakatim Herkese Yeter! Baş Başa Bağlı, Baş Meşverete Bağlıdır! Güngörmüşler’ ‘İn Doğuşu Geliyor Gelmekte Olan Böcek Büyük Yara Aldı Milli birliğimizi zedeler. Halkı ayrıştırır ve ötekileştirir. ​Duyarsız Toplum Ve Kelebek Etkisi Haydi Hep Birlikte Düşünelim! Sen-Ben Bizim Oğlan Susan Toplum Ölü Toplumdur Öküz Bokunu ‘’Altın’’ diye Yutturanlar Görmezse Gözün Beni Kör Değilse Görür Beni İçene değil, içilen zehire karşı olun!.. Kimin hissesine düşerse alsın! Seçimde belirleyici parti hangisidir? ​Eski Günlerimiz Olaydı Keşke ​Övücülerin Suratına Toprak Saçınız! Ağustos Böceğinin Şarkısı Ne Olacak Memleketin Hali? Ankara Kulisleri ve İzlenimlerim Demokratik Türk Milliyetçiliği Kırık Cam Teorisi Metafizik Şiirin Üstadı: Sezai Karakoç Kurtarıcılardan Kurtulmak Bırakın Rahat Çalışsınlar!.. Sistem Seçimi ve Muhalefet Var mı Ötesi? Üç kapıdan geç de gel!.. Halep Oradaysa Arşın Burada ​Demagojiyi ve Demagogları Seviyoruz! Bu hayra alamet değil CAATSA ve Eyy Biden! “Havuç-Sopa” ve Hadsiz Bir Açıklama Pudra Şekeri ve Darbe! İnsanlık Onuru Her Şeyin Üstündedir Üşüyorum Uyuyanlara Ağıt Yandı Yürekler Yandı Maskeli Hırsız- Kravatlı Hırsız Okurlardan Gelenler ​Bir Hekimin Feryadı Değerli Yalnızlık! Dayı, yeni 1 TL basılmış gördün mü? Muhalifsin Sen Muhalif Kal! Dost Acı Söyler Milli Devlet ve Otorite “Güneş balçıkla sıvanmaz” Sular durulur, CHP durulmaz YEĞEN Hayata pozitif bakın Sosyal medyada deprem oldu Yiyin Efendiler Yiyin! Dayı, herkes esnaf olmuş Düttürü Leyla Bandosu! Algı Yönetimi ve Manipülasyon Antalya bu haber ile çalkalanıyor Ne demiş YEĞEN? Ümidim yok YEĞEN Millet sokağa daldı Nedir bu iş? Güç sahibi olan mülktedirler Ne olacak bu milletin hali? Sence politika nedir? Dayı ABD niçin zengin bir devlettir? Şimdi ne olacak? Başka bir TÜRKİYE yok Son Söz Milletindir... Erdemli Şehrin Yöneticisi Yeni Oluşumlar ​ Dayı "dostluk" nedir? Günaydın Dayı Rahmi Turan kuyuya bir taş attı Dipsiz Göl diye bir yer varmış Düşünseler yapmazlar YEĞEN! ​Bu mektup olayı nedir DAYI? ​Bu film izlendikçe gösterimden kalkmaz Bu işte kim kazandı "Büyük İsrail Projesi"nden Suriye ile ilgili bir kesit... Hiç olmazsa başın dik geziyorsun Türkiye'nin yaptığı 'Barış Harekatına' borçludur
NAMAZ VAKİTLERİ
PUAN DURUMU
  • Süper LigOP
  • 1GALATASARAY3493
  • 2FENERBAHÇE3489
  • 3TRABZONSPOR3355
  • 4RAMS BAŞAKŞEHİR FUTBOL KULÜBÜ3452
  • 5BEŞİKTAŞ3451
  • 6KASIMPAŞA3449
  • 7EMS YAPI SİVASSPOR3448
  • 8ÇAYKUR RİZESPOR3348
  • 9BITEXEN ANTALYASPOR3345
  • 10CORENDON ALANYASPOR3345
  • 11YUKATEL ADANA DEMİRSPOR3441
  • 12YILPORT SAMSUNSPOR3439
  • 13MKE ANKARAGÜCÜ3337
  • 14MONDİHOME KAYSERİSPOR3337
  • 15TÜMOSAN KONYASPOR3436
  • 16GAZİANTEP FUTBOL KULÜBÜ3334
  • 17VAVACARS FATİH KARAGÜMRÜK3333
  • 18ATAKAŞ HATAYSPOR3433
  • 19SİLTAŞ YAPI PENDİKSPOR FUTBOL3330
  • 20İSTANBULSPOR3316
Gazete Manşetleri
Yol Durumu
BURÇ YORUMLARI
  • KOÇ
    Koç Burcu
  • BOĞA
    Boğa Burcu
  • İKİZLER
    İkizler Burcu
  • YENGEÇ
    Yengeç Burcu
  • ASLAN
    Aslan Burcu
  • BAŞAK
    Başak Burcu
  • TERAZİ
    Terazi Burcu
  • AKREP
    Akrep Burcu
  • YAY
    Yay Burcu
  • OĞLAK
    Oğlak Burcu
  • KOVA
    Kova Burcu
  • BALIK
    Balık Burcu
ANKET OYLAMA TÜMÜ
E-Bülten Kayıt
ARŞİV ARAMA