Demokratik Türk Milliyetçiliği

Ali YILMAZ

03-11-2021 00:53

Türk Milliyetçiliği, Türklerin özgürlüğünü, birliğini savunan ve Türk milletinin ilerlemesini, gelişmesini amaçlayan siyasî bir görüştür. Türkiye de Türk milliyetçiliğinin öncülüğünü Kırım- Kazan kökenli aydınlar yapmışlardır. Bunlardan biri olan Yusuf Akçura, Türk milliyetçiliğini siyasal anlamda başlatmış, Ziya Gökalp ise sistemleştirmiştir. Ziya Gökalp, “Türk milliyetçiliğinin babası” olarak görülür.
Türk milliyetçiliği millet kavramını; dil ve kültürel olarak tanımlar, üstün ırk esasına dayanan ırkçılığı ise reddeder. Türk milliyetçiliği, milli değerlerin yanında dini değerlerin de korunması ve gelişmesini esas alarak, Batı uygarlığının geçilmesini fikir dünyasında savunur. Türk milliyetçiliği kapitalizm, faşizm ve komünizm gibi yabancı ideolojilere karşıdır. Tamamen yerli ve milli bir fikir akımıdır.
Başlangıçta Türk milliyetçiliği ile Turancı fikirler benzerlik gösterse de, zamanla bazı farklılıklar ortaya çıkmıştır. Alparslan Türkeş ve arkadaşları Türk-İslam ülküsünü savunurken, Türkçü- Turancı düşüncenin en radikal sözcüsü ise Nihal Atsız ve Fethi Tevetoğlu olmuştur.

Atatürk milliyetçiliği ile Türk milliyetçiliği farklı kavramlar mıdır? Dönemin şartlarına göre, bazı farklılıklar gösterse de, ayrı ideolojiler olduğunu söylemek gerçeklere aykırıdır. Zira Atatürk: “Bedenimin babası Ali Rıza Efendi, hislerimin babası Namık Kemal, fikirlerimin babası Ziya Gökalp’tir” demiştir.
Atatürk bir Türk milliyetçisidir. Öyle olmasa, “Ben her şeyden önce bir Türk milliyetçisiyim. Böyle doğdum. Böyle öleceğim” der miydi? Atatürk’ün Türk milliyetçiliği, din ve ırk ayrımından uzaktır. Bu ne demektir? Atatürk, Türk milletini ortak yurttaşlık temelinde oluşturmuş; ortak mazi, dil, ahlak, kültür ve hukuku, fikriyatında esas almıştır.
Türk milliyetçiliği kültürel içerikli olduğundan; barışa dayalı, ırkçılık ve şovenizmden uzaktır. Bu nedenle milli birlik, beraberlik ve ülke bütünlüğü en büyük özelliklerindendir. Kendi hakları kadar diğer mağdur milletlerin haklarını da savunur.

Türk milliyetçiliği; vatandaşları arasında ayrım yapan, ötekileştiren, kendisinden olmayanı hakir görüp, aşağılayan bir siyasi görüş değildir. Bu nedenle kurucu irade, “Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkesi Türk sayan, dil, ırk ve din gibi düşüncelerle ya da yapılacak her türlü ayrımı reddeden, birleştirici ve bütünleştirici bir anlayışı temsil eder.”
O nedenle, en büyük Türk milliyetçisi ve Bozkurt olan Atatürk, ”Ne Mutlu Türküm Diyene…” sözünü kullanmıştır. “Ne mutlu Türk olana” dememiştir.
Türk milliyetçiliği anlayışı, dinin siyasal ve toplumsal düzenin belirleyicisi olma düşüncesini kabul etmemekle birlikte, dinin toplum hayatından tamamen dışlanmasına da karşıdır.  Din istismarcısı olan ve insanları Allah ile aldatan “siyasal İslamcılık” fikrine, antitez olarak ortaya çıkmıştır. Devletin dini olmaz, “Devletin dini adalettir.” Devlet, adil ve adaletli olmak durumundadır.
Birlikte var olma, birlikte yaşama ve birlikte başarmayı sağlamak zorundayız. Türk milliyetçiliğine tek bir çerçeveden bakmak, milletin geleceğine ihanettir. Bu yüzden Türk milliyetçiliğini siyasi, sosyal, ekonomik ve kültürel boyutları ile ele almak gerekir. Bu kavramlara iletişim ve insan ilişkileri gibi çağımızın ihtiyacı olan unsurları da eklemek yerinde olacaktır.
Dini, siyasal İslamcılara… Atatürk’ü sadece seküler insanlara… Milliyetçiliği de bir partiye indirgemek Türk milliyetçiliğine yapılacak en büyük kötülüktür. Partisi, kimliği ve inancı ne olursa olsun… Milli his ve şuura sahip, ülkesini muasır medeniyetler seviyesine çıkarmaya çalışan insanlar, Türk milliyetçisi değil midir? Kısaca Türk milliyetçiliği, ana ekseninden kaymamak kaydı ile günün şartlarına uygun olarak yeniden ele alınmalı, devleti kurtarma ve din davası ekseninden çıkarılmalıdır.
Demokratik devlet, insan haklarına saygılı devlet, ekonomik olarak kalkınmış devlet, kültürel birliği yakalamış devlet, dış politikada onurlu ve dik duran devlet, dışarda ve içerde saygınlığımızı artırır.
 
Tabi ki, geçmişimiz ve milliyetimiz ile gurur duyacağız! Lakin çağ, dünya ülkelerine ve dünya insanına “Kılıç-kalkan ekibi” ile gideceğimiz zaman değildir.  Türk milliyetçiliğini, her alanda bir yaşam felsefesi haline getirmek… İçini ve altını doldurmak zorundayız. Zira değişime, gelişime ve dönüşüme açık olmayan hiçbir siyasi akım hayatiyetini devam ettiremez.
Türk milliyetçiliğini savunan insanlarda, “ lider, doktrin, teşkilat” kültü vardır: “Lider’e itaat edilir, fikirlerine “doktrin” olarak bağlanılır, disiplini “teşkilat” sağlar. Lakin günümüzde, “kuvvetler ayrılığı, gücün sınırlanması, denetim, bireysel özgürlüklerin ve hukukun üstünlüğü, adalet” gibi kavramlar öne çıkmaktadır.
Çağdaş yönetimlerde;  lideri “denetlemek”, ortaya konan görüşleri “sorgulamak” ve “farklı” fikirler önermek kabul görmüştür. Kurallara uymayan, düşünceyi dar kalıplara hapseden lidere, “itiraz” edilemeyecek midir? Böyle olursa, demokrasi olur mu?
Farklı söylem ve eylemleri ortaya koyanlara karşı kaba kuvvet kullanma veya partiden ayrılanları “hain” olarak suçlama, Türk milliyetçilerinin göstereceği yaygın bir davranış olamaz.
Türk milliyetçileri, kimsenin payandası olmadan iktidar kapılarına dayanmak istiyorlarsa… Şehirleşmiş, eğitimli ve piyasa ekonomisinde yer tutmuş kesimlerin sesine kulak vermelidir. Özellikle de Z kuşağının ve kadınların… Bu kesimler; hukukun üstünlüğüne, özgürlüklere ve adaletin tesis edilmesine daha çok önem vermektedir.
Çağımızda iletişim ve teknoloji oldukça ilerlemiştir. Gençler dünyayı ve siyaseti yakinen takip ediyor. Hamasi nutuklarla ve ebem zamanında kalmış siyasi söylem ve yöntemlerle, bağırıp-çağırarak yeni nesilleri etkilemek mümkün değildir. Köprünün altında çok sular geçmiştir.
Türk milliyetçileri yeniden toparlanmalı, hiyerarşik lider partisi yerine, toplumun genelini kucaklayacak anlayışla, kurallar ve kurumlara önem atfederek, dönüşmeyi sağlamalıdır. Zira evrende hiçbir şey yerinde durmamaktadır.
 
Demokratik Türk milliyetçiliği, Tuğrul Türkeş’in deyimi ile “azgın milliyetçiliğin” önüne çekilecek bir set konumundadır. Son dönemlerde bazı milliyetçi gazeteci ve siyasilere yönelik saldırıları, azgınlaşan bir anlayışın ürünü olarak görmek yerinde bir çıkarım olacaktır. Zira “Azgın milliyetçiliğin hiçbir fikrî derinliği bulunmaz.”
Türk milliyetçilerinin her türlü otoriter/ totaliter anlayışa karşı olmak gibi bir görevi de vardır.  Irkçılık, faşizm, bölücü etnikçilik ya da eli sopalı milliyetçilik Türk milliyetçiliği ile bağdaştırılamaz.
Türkiye’de bazı partiler;  iktidara gelmek ve iktidarlarını sürdürmek için “Vatan, millet, ezan, Kuran, bayrak” gibi Türk milliyetçilerinin mukaddes gördükleri değerler üzerinden siyaset yapmaktadır. Kimse otoriter eğilimlerini bu mukaddes değerler üzerine inşa etmesin! Türk milliyetçilerinin buna karnı doymuştur.
Hak hukuk ve adalet kavramlarını kutsal değerlerimiz ile taçlandırmayanların bize söyleyeceği fazla bir söz kalmamıştır. Kimlik ve inançlar üzerinden değil, ilkeler üzerinden siyaset dönemi başlamak üzeredir.

DİĞER YAZILARI Nereden baksan tutarsızlık… 01-01-1970 03:00 Bir zamanlar AKP içinde bir BAKAN vardı 01-01-1970 03:00 Umutlar Başka Bir Bahara Kaldı! 01-01-1970 03:00 Gaziantepli Mennan Usta! 01-01-1970 03:00 Bugün Susmak… 01-01-1970 03:00 Yeter Söz Milletindir! 01-01-1970 03:00 “Ol Mahkemenin Hükmüne Derler mi Adalet...” 01-01-1970 03:00 Muhammedi İslam’ı Arıyorum! 01-01-1970 03:00 İYİ Günler Göreceğiz Güneşli Günler 01-01-1970 03:00 “Çirkef Yatağının Ortasında Gülistanlık Olmaz” 01-01-1970 03:00 Benim Liyakatim Herkese Yeter! 01-01-1970 03:00 Baş Başa Bağlı, Baş Meşverete Bağlıdır! 01-01-1970 03:00 Güngörmüşler’ ‘İn Doğuşu 01-01-1970 03:00 Geliyor Gelmekte Olan 01-01-1970 03:00 Böcek Büyük Yara Aldı 01-01-1970 03:00 Milli birliğimizi zedeler. Halkı ayrıştırır ve ötekileştirir. 01-01-1970 03:00 ​Duyarsız Toplum Ve Kelebek Etkisi 01-01-1970 03:00 Haydi Hep Birlikte Düşünelim! 01-01-1970 03:00 Sen-Ben Bizim Oğlan 01-01-1970 03:00 Susan Toplum Ölü Toplumdur 01-01-1970 03:00 Öküz Bokunu ‘’Altın’’ diye Yutturanlar 01-01-1970 03:00 Görmezse Gözün Beni Kör Değilse Görür Beni 01-01-1970 03:00 İçene değil, içilen zehire karşı olun!.. 01-01-1970 03:00 Kimin hissesine düşerse alsın! 01-01-1970 03:00 Seçimde belirleyici parti hangisidir? 01-01-1970 03:00 ​Eski Günlerimiz Olaydı Keşke 01-01-1970 03:00 ​Övücülerin Suratına Toprak Saçınız! 01-01-1970 03:00 Ağustos Böceğinin Şarkısı 01-01-1970 03:00 Ne Olacak Memleketin Hali? 01-01-1970 03:00 Ankara Kulisleri ve İzlenimlerim 01-01-1970 03:00 Kırık Cam Teorisi 01-01-1970 03:00 Metafizik Şiirin Üstadı: Sezai Karakoç 01-01-1970 03:00 Kurtarıcılardan Kurtulmak 01-01-1970 03:00 Bırakın Rahat Çalışsınlar!.. 01-01-1970 03:00 Sistem Seçimi ve Muhalefet 01-01-1970 03:00 Var mı Ötesi? 01-01-1970 03:00 Üç kapıdan geç de gel!.. 01-01-1970 03:00 Halep Oradaysa Arşın Burada 01-01-1970 03:00 ​Demagojiyi ve Demagogları Seviyoruz! 01-01-1970 03:00 Bu hayra alamet değil 01-01-1970 03:00 Organize İşler! -1- 01-01-1970 03:00 CAATSA ve Eyy Biden! 01-01-1970 03:00 “Havuç-Sopa” ve Hadsiz Bir Açıklama 01-01-1970 03:00 Pudra Şekeri ve Darbe! 01-01-1970 03:00 İnsanlık Onuru Her Şeyin Üstündedir 01-01-1970 03:00 Üşüyorum 01-01-1970 03:00 Uyuyanlara Ağıt 01-01-1970 03:00 Yandı Yürekler Yandı 01-01-1970 03:00 Maskeli Hırsız- Kravatlı Hırsız 01-01-1970 03:00 Okurlardan Gelenler 01-01-1970 03:00 ​Bir Hekimin Feryadı 01-01-1970 03:00 Değerli Yalnızlık! 01-01-1970 03:00 Dayı, yeni 1 TL basılmış gördün mü? 01-01-1970 03:00 Muhalifsin Sen Muhalif Kal! 01-01-1970 03:00 Dost Acı Söyler 01-01-1970 03:00 Milli Devlet ve Otorite 01-01-1970 03:00 “Güneş balçıkla sıvanmaz” 01-01-1970 03:00 Sular durulur, CHP durulmaz YEĞEN 01-01-1970 03:00 Hayata pozitif bakın 01-01-1970 03:00 Sosyal medyada deprem oldu 01-01-1970 03:00 Yiyin Efendiler Yiyin! 01-01-1970 03:00 Dayı, herkes esnaf olmuş 01-01-1970 03:00 Düttürü Leyla Bandosu! 01-01-1970 03:00 Algı Yönetimi ve Manipülasyon 01-01-1970 03:00 Antalya bu haber ile çalkalanıyor 01-01-1970 03:00 Ne demiş YEĞEN? 01-01-1970 03:00 Ümidim yok YEĞEN 01-01-1970 03:00 Millet sokağa daldı 01-01-1970 03:00 Nedir bu iş? 01-01-1970 03:00 Güç sahibi olan mülktedirler 01-01-1970 03:00 Ne olacak bu milletin hali? 01-01-1970 03:00 Sence politika nedir? 01-01-1970 03:00 Dayı ABD niçin zengin bir devlettir? 01-01-1970 03:00 Şimdi ne olacak? 01-01-1970 03:00 Başka bir TÜRKİYE yok 01-01-1970 03:00 Son Söz Milletindir... 01-01-1970 03:00 Erdemli Şehrin Yöneticisi 01-01-1970 03:00 Yeni Oluşumlar 01-01-1970 03:00 ​ Dayı "dostluk" nedir? 01-01-1970 03:00 Günaydın Dayı 01-01-1970 03:00 Rahmi Turan kuyuya bir taş attı 01-01-1970 03:00 Dipsiz Göl diye bir yer varmış 01-01-1970 03:00 Düşünseler yapmazlar YEĞEN! 01-01-1970 03:00 ​Bu mektup olayı nedir DAYI? 01-01-1970 03:00 ​Bu film izlendikçe gösterimden kalkmaz 01-01-1970 03:00 Bu işte kim kazandı 01-01-1970 03:00 "Büyük İsrail Projesi"nden Suriye ile ilgili bir kesit... 01-01-1970 03:00 Hiç olmazsa başın dik geziyorsun 01-01-1970 03:00 Türkiye'nin yaptığı 'Barış Harekatına' borçludur 01-01-1970 03:00