-Dayı, nasıl bir toplum olduk, iğnenin ucu kendisine dokunmayanlar… “Bu işle ilgilenmem, buna karışmam” diyerek işin içinden sıyrılıyor. Toplumsal duyarlılık kalmadı. “Bana dokunmayan yılan bin yaşasın “misali…
-Başkalarına yapılan kötülüklerle ilgilenmeyenler ve gerekli yerlerde gerekli tepkileri göstermeyenler, bencil ve çıkarcı kişilerdir, Yeğen. “Neme lazım” der çıkar işinden. Halbuki bilmezler ki, “Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” diyerek yaşattıkları veya besledikleri yılanların bir sonraki hedefi onlar olurlar. Lakin iş işten geçmiştir.
-Dayı, bu deyim mi, atasözü mü?
-En yaygın kullanılan ve halk arasında çok fazla değerlendirilen atasözlerinden biri, “Bana dokunmayan yılan bin yaşasın” cümlesidir. Böyle yaygın olarak bilinen ve kabul gören bir sözün yaşattığı travmalar ortada…Duyarsız bir toplum!
- “Neme lazım" anlayışının nelere mal olduğu… Tehdit bize değilse, "Bana ne ki, sıkıntısı olan düşünsün!" yaklaşımının sonuçları ortada, Dayı. Ülke yangın yerine döndü. “Kim kime dum duma…” Komşunun komşuya hayrı dokunmuyor.
-Eee… Hayat böyle; neyin ne olacağı belli olmaz, Yeğen. “Düşmez kalkmaz bir Allah’tır.” Her insan için iyi veya kötü durumlar olabilir. Sana bir fare hikayesi anlatayım.
“Duvardaki çatlaktan bakan fare, çiftlik sahibi ile karısının bir paket açtıklarını gördü. "İçinde yiyecek mi var?" derken, bir de ne görsün; pakette bir fare kapanı… Hemen bahçeye koşup alarmı verdi. "Evde kapan var!.. Evde kapan var!.."
Tavuk gıdaklayıp kafayı kaldırdı ve "Bay fare, bu sizin için ciddi bir sorun olsa da şahsen beni ilgilendiren bir tarafı yok, ne yazık ki" dedi.
Fare dönüp bu sefer keçiye, "Evde kapan var" dedi. Keçi konuyla ilgilendi ama umursamadı bile ve "Üzgünüm bay fare, vah vah!.. Emin ol senin için dua edeceğim." dedi.
Fare bu kez öküze yöneldi: "Evde kapan var!.. Evde kapan var!.." diye bağırdı, nefes nefese… Öküz: "Vovv… Bay Fare, senin için üzüldüm, ama burnumu sokacağım bir şey değil" dedi.
Artık farenin de başını eğip gitmekten başka çaresi kalmamıştı…Yalnızlık ve terk edilmişlik hisleri içinde fare kapanı ile artık tek başına, başa çıkmaya çalışacaktı.
O akşam evde alışılmamış bir ses duyuldu. Sanki bir kapan, avının üzerine kapanmıştı. Bunun üzerine çiftçinin karısı hızla sesin geldiği tarafa koşmuştu. Karanlıkta kapana zehirli bir yılanın kuyruğunu kaptırdığını görmemiş, yılan da onu ısırmıştı.
Çiftçi karısını hastaneye koşturdu ve ölümden kurtardı. Ama eve gelen kadın hala ateşler içindeydi. Eee… Ateşli insana ne verilir? Sıcacık bir tavuk çorbası… Evdeki tavuk hemen kesildi ve acilen pişirildi! Ama hala kadının ateşi düşmedi.
Çiftçinin karısının başına gelenleri duyan eş-dost-ahbap koşup "geçmiş olsun” için gelmişti. Çiftçi de onlara sofra kurmak için keçiyi kesti ve ikramda bulundu. Bu esnada bir türlü ateşi düşürülemeyen kadın iyileşemedi ve öldü.
Aman ne kalabalık gelmiş cenazeye ne kalabalık! Çiftçi bu sefer de misafirleri doyurmak için öküzü keser ve ikramda bulunur.
Fareye ne olmuş; hala canlı ve bir delikten olanları izliyor. Destek istediği tavuk/keçi ve öküzün başına gelen ibretlik sonu derin düşünceler içinde takip ediyor.”
Kıssanın Hisse …
-Bugün bana, yarın sana… Ve belki de tıpkı fare misalinde olduğu gibi, doğrudan muhatap olan işin içinden yırtar da duyarsız kalan, umursamayan ve mağdura destek olmayanlar en büyük zararı görür. Öyle değil mi, Dayı?
-Tabi ki, aynen öyle! Bir nevi, bir gemide birinin kamarası su alırken kendi kamarasında aymazca ve rehavetle yatmak gibi bir şey…"Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz…" gibi olmak zorundayız. “Haksızlıklar karşısında susan dilsiz şeytandır.” Daha önce hatırlarsan, "O sarı öküzü vermeyecektik…" hikayesini anlatmıştım.
-Hatırladım, Dayı. Amazon Ormanları'nda bir kelebeğin kanat çırpması, ABD'de fırtına kopmasına neden olabilir." teorisinde olduğu gibi! Buna “kelebek etkisi” diyorlar.
- Konuyu bilmiyorum, Yeğen. Kelebek etkisi nedir?
- Bu Kelebek etkisi, “bir sistemin başlangıç verilerindeki küçük değişikliklerin büyük ve öngörülemez sonuçlar doğurabilmesine verilen addır”, Dayı. Edward N. Lorenz'in çalışmalarından biri olan Kaos Teorisi ile ilgilidir. Daha sonralarda hava durumu ile ilgili verdiği şu örnek ile ünlenmiştir. Amazon Ormanları'nda bir kelebeğin kanat çırpması, ABD'de fırtına kopmasına neden olabilir. Farklı bir örnekle bu, bir kelebeğin kanat çırpması, dünyanın yarısını dolaşabilecek bir kasırganın oluşmasına neden olabilir.
- Anladığıma göre bu “kelebek etkisi”, yaratılan bir kaosun önlem alınmaz ya da duyarlı olunmazsa büyüyerek artmasını ifade ediyor. Bizde ekonomik sıkıntılar, enflasyon ve döviz artışları “geliyorum” dedi. Lakin ne önlem alındı ne de toplumda hükümete yönelik kolektif bir uyarı gelmedi.
-Aşkta da kelebek etkisi var, Dayı. Hiç beklemediğimiz bir anda yüreklerimizi titreten hafif bir rüzgâr, ruhlarımızda büyük aşk ve özgürlük fırtınalarına dönüşür. Kim bilir…
-Yine tehlikeli sularda yüzmeye başladın!