Elazığ depremi; devlet olarak, millet olarak bizi bir kez daha depreme ne kadar hazırlıklı olup olmadığımız gerçeğini gözler önüne serdi. Kaldı ki ülke olarak deprem kuşağında olduğumuzu hep unutuyoruz. Her konuda olduğu gibi deprem konusunda da tedbir almakta geç kalıyor ve ihmaller zincirinin kurbanı oluyoruz. İşin ilginç tarafı da deprem ve benzeri felaketleri çok çabuk unutuyor ve gereken dersi almıyoruz. Depremi önlemek elbette mümkün değil. Ama depremi en az zararla atlatmak kendi elimizde. Bu da ancak zamanında alınacak tedbirlerle ve denetimlerle olur. İkide bir imar affıyla deprem sorununu çözmemiz mümkün değil.
Bilim adamları sürekli uyarıyor. Deprem bölgelerinde rastgele inşaat, yol, köprü, okul, kışla çürük bina yapılmasına devlet izin vermemelidir. Yine bilim adamları, 7 şiddetinde olası bir İstanbul depreminde felaketin boyutlarını ortaya koyuyor. Örneğin, Kanal İstanbul, tek başına hem deprem üretir, hem dünyanın en büyük felaketini yaşatır. Böyle bir felaket bir ülkenin sonu demektir.
Depremler aynı zamanda imtihandır. Allah'ın verdiği akılı, bilimi kullanıp kullanmadığımızı gösteren mühendislik, teknoloji, bilim, emek imtihanıdır. Bilime, akla, teknolojiye göre yaşamazsanız, felaketler zinciri kaçınılmaz hale gelir. Boşuna söylenmiyor. "Deprem değil, bina öldürür" diye.
ANTALYA DEPREME NE KADAR HAZIRLIKLI?
Ne zaman deprem olsa, yaşadığımız kentlerin deprem gerçeğini hatırlıyoruz. Bu kentlerden biride hiç kuşkusuz Antalya'dır. Antalya depreme hazır değil ve yeterli toplanma alanları yok. Antalya'yı doğrudan etkileyen fay hatları vardır. Allah korusun Antalya'da 7 ve üzeri şiddetinde bir deprem olursa, binaların yarısından fazlası yıkılır. Gördüğüm kadarıyla, Antalya deprem çalışmaları konusunda çok yetersiz. Acilen önlem alınmalı ve "deprem master plan" çalışmaları mutlaka yapılmalıdır.
TEK TESELLİMİZ
Deprem ve benzeri felaketlerde tek tesellimiz, birlik ve bütünlük içinde hareket etmemizdir. Zaman zaman birbirimizi yaralasak da, karalasak da, ötekileştirsek de deprem gibi felaketlerde 7'den 70'e bir ve beraber olmayı ve yaralarımızı sarmayı başarabiliyoruz. Elazığ ve Malatya depreminde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Allah, bir daha bu tür acıları yaşatmasın ve başta deprem ve benzeri felaketlerden ülkemizi ve milletimizi korusun.