Hiç dikkat ettiniz mi? Son zamanlarda insanların söz ve davranışları, kişilikleri, onurları, giyimleri, sohbetleri, hatta tartışmaları bile çok değişti. Sanki yeni bir insan profili türedi.
Kamera önünde başka, kamera arkasında başka, yurt içinde başka, yurt dışında başka türlü konuşanlar, yalan söyleyip, hakaret edip yanlış anlaşıldı diyenler, iftira ve çamur atma mekanizmasını yürütenler, her türlü ahlaksızlığı yaptıkları halde kendilerini aklayanlar, yalanı, yavşaklığı ve yalakalığı bir meziyet gibi görenler, insanların sağlığı ile oynayanlar, ülkenin içinde bulunduğu şartları fırsata çeviren vurguncular toplumun ön saflarında yer tutmaya başladı. Hatta siyasetçi profili bile değişti. Yanlıştan dönen, öz eleştiri yapan öyle erdemli politikacı da artık kalmadı! Özellikle liyakatsiz olanlar, yalakalık yapanlar, etkili ve yetkili MAKAMLARA getirildi. Yalakalık ve yavşaklık meslek haline dönüştürüldü. Bu tiplerin toplum tarafından itibar görmesi de son derece düşündürücü.
Yalan söyleyeceksin, hakaret edeceksin, küfür edeceksin arkasından "yanlış anlaşıldı" deyip işin içinden sıyrılıp çıkacaksın. Köşeye her sıkışan, devletin önemli kademesinde de olsa, inkar etmeyi (yalana başvurmayı) kendisini aklama yolu olarak görmeye başladı.
Televizyon dizilerine bakıyorsunuz; hep kirli sakallı, siyah ceketli, kravatsız, kulağı küpeli, dövmeli, şivesi bozuk, kabadayı, kırık denilen tipler boy gösteriyor. O güzel Türkçemiz gitmiş yerine bozuk şiveli diziler son yılların modası haline gelmiş. Televizyonlardaki spiker ve sunucular bile doğru düzgün Türkçe konuşmayı unutmuş.. Bir başka moda da dövme. Vücudun muhtelif bölgelerini anlaşılmaz Çince karakter ya da barkodvari rakam ve yazılarla donatmak, bir marifetmiş gibi algılanıyor. Bu tipleri gören gençler de bunları bir şey zannedip örnek alıyor... Peki insanı bu kadar bozan şey nedir? Nedir biliyor musunuz? Ahlaksızlık! Ahlak bozuldu mu, insanda bozuluyor...