Ülkemizde evlilikler suç, zina ise serbest oldu maalesef. 18 yaşından küçük evlendiği için cezaevlerinde binlerce insanımız var. Hem de TECAVÜZCÜ’lerin arasındalar. Ancak küçük yaşta zina yapmak suç değil. Kendi rızasıyla evlendiği ve huzurlu bir yuva kurduğu halde tecavüzcü suçlamasıyla bu insanlar hapislerde çürüyor, aileleri dağılıyor, çocukları arkadaşları arasına çıkamıyor, “babam niye cezaevine girdi” diye iç acıtıcı sorular soruyorlar ve bu çocuklar toplumda “tecavüzcünün oğlu” diye anılmaktadırlar. Cezaevlerinde gerçek tecavüzcülerin arasına konularak, büyük cezalar veriliyor, eşleri dul ve perişan, çocukları ise yetim bırakılıyor. Büyük travmalar yaşıyor bu aileler, eş ve çocukları. Oysaki nikâhsız bir şekilde yaşı ne olursa olsun zina yapan insanlara en ufak bir suçlama yok, ceza ve mahkumiyet yok. Tekraren söylüyorum: Zina her yaşta serbest, evlilik ise yaşa bağlı olarak suçtur. Halbuki dünyanın pek çok yerinde evlilik yaşı daha düşüktür. Ve evlilik yaşı 18 olan hiçbir ülkede bile bu cezalar yoktur. Mesela ABD’de evlilik yaşı 14’tür. Ve bu yaşlarda evlenenlere düğün masrafları devlet tarafından karşılanmakta ve bir miktar aylık bile bağlanmaktadır. Almanya’da her çocuk başı 3000 avro teşvik primi verilmektedir. Nikâhlı nikâhsız hiç fark etmez, yeter ki çocuk olsun, nüfus artsın. Bütün bu çabalarına rağmen Allah’a şükürler olsun ki nüfusları artmıyor, tam tersine düşüyor. İşte bu durum onları çıldırtıyor ve her şeye rağmen İslam âleminde nüfus artış hızı düşse de artış devam etmektedir. Esas meselenin arka planı ve korkuları budur. Batı’yı çıldırtan ve tuzak üstüne tuzak kurmalarını sağlayan ana gerekçe budur.
Aile, eğitim ve diğer değerlerimiz büyük tehdit altında. Toplumumuzda cehalet hakim. Dünyevileştik ve duyarsızlaştık maalesef. İttifak içinde değiliz ve ihtilaflarımız bizi paramparça etti. Tembel ve cahil insanlar olarak birbirimizle uğraşır ve düşmanın ekmeğine yağ sürmekteyiz. Bizi yıkmak isteyen, değerlerimizle oynayan kişi, kurum ve kuruluşlarla mücadele edip birlikte çalışacağımız yerde, birbirimizle uğraşmaktan zevk alırız maalesef. İttifak ve ittihattan uzaklaştık/uzaklaştırıldık, etnik ve mezhepsel ihtilaflar…la paramparça olduk, birbirimize karşı kin ve nefret tohumları ekildi maalesef. Ümmet şimdi bu sıkıntılarla boğuşmakta ve şer odakları ise bizi alay konusu etmektedirler. Dostumuzu düşmanımızı tanımaz hale geldik. Bilgi değil, cehalet bizi sardı sarmaladı. Futboldan pek çok bilgisayar oyununa kadar, boş şeylerle, fuzuli, faydasız işlerle zamanı öldürmeye başladık, düşünme ve tefekkürden uzaklaştık ve gençliğimizi heba ettik, ve ne kadar önemli konu varsa bir şekilde gündemden uzaklaştırdık.
Devam edecek