Hayatımıza sayısız güzellikler katan rahmet, bereket, bağışlanma, arınma ve huzur mevsimi Ramazan ayına kavuşmanın sevinci içerisindeyiz. Ama; büyük bir heyecanla kavuşmayı beklediğimiz on bir ayın sultanını Müslümanlar olarak mahzun ve kederliyiz. Maalesef koronavirüs salgını sebebiyle bu kutlu misafiri bu yıl sadece evlerimizde ağırlayacağız.
Sahurun bereketini, iftarın sevincini, teravihin coşkusunu, mukabelenin huzurunu ve Ramazan’ı anlamlı ve unutulmaz kılan birçok eşsiz güzelliği bu yıl evlerimizi ibadet ve dua mekanı olarak hissedip yaşayacağız.
Bu noktada ifade etmeliyim ki, bizler elbette Rabbimizin İnşirâh Sûresi’nde vadettiği her zorluğun ardından mutlaka kolaylığın geleceğine dair ilahi müjdesine yürekten inanıyoruz. Bir mümine yaraşan şuur, vakar ve asaletle, yaşadığımız bu zorlukların geçici dünya hayatının bir imtihanı olduğunu biliyoruz.
Bu sebeple, yaşadığımız hassas süreçle ilgili üzerimize düşen sorumluluğun icabını harfiyen yerine getirip gerekli tüm tedbirleri almalıyız. Böylesi zor zamanlarda sabır, irade ve azimle gerekli tedbirleri aldıktan sonra tevekkül değerine sarılıp ilahi iradeye teslim olmalıyız. Müminin en güçlü dayanağı, en büyük korunağı ve en etkili devası olan dua ile Rabbimize iltica edeceğiz. Karamsarlık, korku ve endişeye kapılmadan, umudumuzu ve direncimizi kaybetmeden, umut ve ufuk merkezi Kur’an-ı Kerim’i ve insanlığa her daim ümit aşılayan sevgili Peygamberimiz (s.a.s.)’i rehber edinerek bu zorlu günleri inşallah geride bırakacağız.
Bu itibarla, tüm yeryüzünü etkileyen bir musibetle karşı karşıya kaldığımız bugünlerde, Ramazan-ı Şerif’i vesile edinerek içten ve samimi dualarımızla, insanlığın bir an önce bu musibetten kurtulması için yüce Mevla’ya niyazda bulunalım. Özümüze yöneldiğimiz, bütün hayatımızı Kur’an’la gözden geçirme fırsatı bulduğumuz bu muhasebe ayında; yaratılış gayemizi, kendimize, Rabbimize, çevremize ve bütün mahlûkata karşı sorumluluklarımızı gözden geçirelim.
Oruçlarımızı, Rabbimizin rızasına uygun söz, eylem ve tutumlarla bütünleştirelim. Özellikle sağlık nimetinin önem ve anlam kazandığı bugünlerde, oruç ibadetinin bağışıklık sistemimizi koruyup güçlendirdiği bilimsel gerçeğinin de idrakinde olarak, başta sigara olmak üzere sağlığımız için tehdit oluşturan bütün zararlı alışkanlıkları terk edip yüce Allah’ın bize ikram ettiği bu emanete sahip çıkalım.
Dinimizin bizden istediği en önemli hasletlerden ve tarihten bugüne milletimizin yaşattığı güzel ahlak örneklerinden biri olan yardımlaşma ve dayanışmayı, birçok iyilik ve güzelliğin tecelli ettiği bu bereketli ayda adeta bir seferberliğe dönüştürelim.
Bu duygu ve düşüncelerle, tekrar gelişiyle gönüllerimizi aydınlatan rahmet ve bereket iklimi Ramazan ayının; kalplerimize huzur, hanelerimize bereket, ailemize, ülkemize ve İslâm âlemine hayırlar getirerek yeryüzünün selamet ve sekinetine, bütün insanlığın huzuru ve iyiliğine vesile olmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyorum.