Yüzyıl boyunca yapılan katliamların, işgal edilen yurtların, yuvaların, başı ezilen filizlerin çektiklerinden sonra buyurun yeni acı sofrası diye önlerine bırakılan zalimlik.
Tarih boyunca Kudüs kimde ise dünyayı o yönetmiş,
Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilan eden zalimler, yapmadık zulüm bırakmadık madem, bu ilhak infazı da, yüzyılın buluşu olsun dediler.
Bab ür Rahme kapısı ile Zeytun Dağı bileşkesini kur, tanrıya ulaş.
Ne acı ki İslam ülkeleri de, iki delinin paçavrasını alıp baş üstü bırakabilmekteler.
Filistin Müftüsü Şeyh Hüseyin, “Bugün Kudüs’ü hedef alanlar yarın sizi hedef alacaklar. Irak’ı yıktıklarında bunu görmeniz gerekiyordu. İşte Suriye’yi de yıktılar. İbret almadınız mı?” demekte.
New York Times’ ta kaleme alınan makalede, Trump'ın sözde barış planı için "ciddiye alınması en zor plan" ifadeleri kullanıldı. "Uzun zamandır beklenen bu 'anlaşma', İsrail'in sağ kanadına istediklerini veriyor" denildi.
"Nereden bakarsanız bakın, 'Yüzyılın Anlaşması' olarak lanse edilen plan, başı belada olan iki politikacının yeniden seçilmek için, Netanyahu Mart başında ve Trump Kasım’da, kendi sağcı tabanını memnun etmeye çalışan gündem değiştirmeye yönelik alaycı bir girişim olarak görünüyor. Analistler, anlaşmanın daha doğmadan öldüğünü ve daha da kötüsü, Amerika'nın gelecekteki arabuluculuk rolünden feragat ettiğini ilan etti."
Trump'ın düşündüğünün aksine planın Filistinliler tarafından reddedilebileceği belirtildi.
Sözde planın, Siyonist İsrail'e neredeyse tüm İsrail yerleşimlerini ve Ürdün Vadisi’ni hemen ilhak etme hakkı verdiğine dikkat çekilen makalede, önerilen Filistin Devleti'nin İsrail askeri gözetiminde olacağının altı çizilerek, "Filistinliler, planda istenilen bir dizi katı koşulları yerine getirse bile; bu 4 yıllık sürenin sonunda kendisine etkili olarak belirsiz bir şekilde veto hakkı verilen İsrail, koşulların karşılanıp karşılanmadığına karar verecek." denildi.
Trump'ın sözde barış planının, Siyonist İsrailli milliyetçilerle kendi Yahudi ve evanjelik bağışçılarının isteklerini yansıttığı vurgulanarak, "Plan, anlamlı bir Filistin egemenliği veya halkının durumunda gerçek bir gelişme için umut vadetmiyor gibi görünüyor".
Kudüs tarih boyunca Müslümanlarındı.
Kudüs sadece Filistinlilerin değil, sadece Arapların da değil bütün Müslümanlarındır.
İlk kıblemizden, güzel mescitlerimizden vaz geçecek değiliz.